İstanbul’un kalbinde Türk mutfağının hikâyelerle dolu yorumu

Karaköy’deki Octo’da Executive Şef Şafak Erten’in liderliğinde Türk mutfağı yeniden yorumlanırken, yerel değerlere sahip çıkılarak modern bir deneyim sunuluyor. Hedef, gastronomik zenginliklerimizi kutlayan bir yolculuk serüvenin odağı olmak.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
İstanbul’un kalbinde Türk mutfağının hikâyelerle dolu yorumu

İstanbul’un kalbinde Türk mutfağının hikâyelerle dolu yorumu - Resim : 1

JW Marriott Istanbul Bosphorus Otel’in terasında yer alan Octo restoranda Executive Şef Şafak Erten’in yorumuyla Türkiye’nin yedi bölgesindeki mevsimsel ürünlerden ilham alan bir Türk mutfağı sunuluyor. Erten’in menüsü geleneksel tatları modern dokunuşlarla yansıtırken her bir yemeğin ardındaki hikâye de onu unutulmaz kılıyor.

Hatay, Kuşadası, Gaziantep, Antakya, Hayrabolu, Konya ve Edremit’ten gelen malzemeler tabaklara ruh katıyor. Muğla Menteşe’den üzüm bağlarının arasında üretilen özel bal, Hayrabolu’dan kadın girişimcilerin elinden çıkan kuskus, coğrafi işaretli yeşil mercimek, firik bulguru ve Edremit tahini gibi ürünler, Octo’nun lezzet haritasını oluşturuyor. Şafak Erten, yerel üreticilere ve kadın kooperatiflerine verdiği destekle, mutfağın ötesinde toplumsal bir etki yaratmayı hedefliyor.

Erten’in felsefesi, yemeklerin sadece damakta değil, kalpte de iz bırakması. Her ürünün hikâyesi, İngilizce ve Türkçe tadım notlarıyla misafirlere sunuluyor. Zeytinyağı seleksiyonundan Gaziantep’in pul biberine, Finike portakalından Hatay köy yoğurduna kadar her detay, Türkiye’nin bereketli topraklarının bir yansıması. Şef, “bu öncelikle bizi besliyor,” diyor ve ekliyor:

“Yerel üreticilere dokunmak, mutfaklara hikâyeler taşımak bizim için çok kıymetli.”

İstanbul’un kalbinde Türk mutfağının hikâyelerle dolu yorumu - Resim : 2
Executive Şef Şafak Erten

Menüden seçmeler

İşte Şef Şafak Erten’in imzasını taşıyan bazı özel lezzetler:

Girit Ezmesi: Ezine peyniri, köz patlıcan, Gaziantep fıstığı, tuzlu süzme yoğurt ve pul biberle hazırlanıyor. Finike portakalı sosu, bu klasiğe tazelik katıyor.

Cağ Kebabı: Kuzu eti, zırh soğanla bir gece dinlendirilip şişte kömür ateşinde pişiriliyor. Tütsülenmiş Malkara biberi püresiyle servis ediliyor.

Tarama: İstanbul usulü tarama, bol bottarga (mumda balık yumurtası), limon kabuğu rendesi ve çıtır Galata simidiyle sunuluyor.

İstanbul Salatası: Çeri domates, nar ekşisinde karamelize edilmiş kırmızı balıkçı soğanı ve koruk ekşisiyle alışılagelmişin ötesinde bir deneyim.

İçli Köfte: Haşlama olarak servis edilen içli köfte, Hatay köy yoğurdu ve zeytinyağında kaynatılmış domates salçasıyla sunuluyor.

Tepsi Mantı: Şefin annesinin tarifinden ilham alan bu lezzet, tereyağlı sumaklı nane ve pul biberli sosla fırında pişiyor. Yoğurt ve soğan yağıyla servis ediliyor.

Çıtır Baklava: Şekersiz, saf tereyağı ve Antep fıstığıyla hazırlanan baklava, fıstık kremalı irmik ve kaymaklı dondurmayla tamamlanıyor.

İstanbul’un kalbinde Türk mutfağının hikâyelerle dolu yorumu - Resim : 3

Geleceğe dair projeler

Şef Şafak Erten için yakında çekimlerin başlayacağı şef belgeseli, ekşi mayadan kadın girişimcilere kadar Octo’nun menüsündeki ürünleri de anlatacak. Ayrıca, Türk mutfağını turşudan zeytinyağına, lakerdadan irmik helvasına kadar tanıtan, İngilizce ve Türkçe bir Octo İstanbul kitabı hazırlanıyor. Yıl sonuna kadar tamamlanması planlanan bu kitap, Türk mutfağının zenginliğini dünyaya taşıyacak.

Octo’da Türk mutfağını yeniden yorumlayarak, yerel değerlere sahip çıkarken modern bir deneyim sunuluyor. İstanbul manzaralı bu restoranda, Şef Şafak Erten’in liderliğinde yalnızca bir yemek durağı değil; Türkiye’nin gastronomik zenginliklerini kutlayan bir yolculuğun odağı olmak da hedefleniyor.”

Yaşam Keyfi