5 yılda 1 milyar doları yakalayıp emekli olmayı planlıyorum

DARDANEL’in Kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı Niyazi Önen, Başyazarımız Osman Saffet Arolat’ın cenazesini Asos’ta defnettikten sonra İstanbul’a dönüş yolunda Çanakkale’de mola vermemizi önerdi:

-          Gelin birlikte Çanakkale’de oturup Osman Saffet Arolat üzerine sohbet edelim.

Gülsan İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Gül, gazetemizin Başdanışmanı ve yazarı Rüştü Bozkurt, Hakan Güldağ, İbrahim Ekinci ile birlikte Önen’in önerisine uyduk.

Niyazi Önen, Osman Abi ile asker arkadaşı olduğunu anımsattı:

-          Osman benden büyüktü ama aynı dönemde askerlik yaptık. Sonrasında bağlarımız hiç kopmadı. Şirketimizin yönetiminde bize yol gösteren katkıları oldu. Bir dönem sahibi olduğumuz Çanakkale Dardanelspor’a çok emek verdi.

Arada Niyazi Önen’e Dardanel ile ilgili sorular sorup, grubun son durumuyla ilgili bilgi aldım. Önen, yakın zamanda NATO’da ihale kazandıklarını bildirdi:

-          5 farklı gıda paketi hazırlayıp göndereceğiz. İhaleye Yunanistan’daki firmamız “Dardanel Greece S.A.” ile girdik. Etli gıda paketlerini Yunanistan’daki fabrikamızda hazırlayıp göndereceğiz. Sebzeli paketleri Türkiye’den vereceğiz.

Söz Yunanistan’dan açılmışken satın aldıkları markaya işaret etti:

-          Yunanistan’ın 65 yıllık köklü deniz ürünleri markası Kallimanis’i bünyemize kattık. Kallimanis’in Kuzey Avrupa, Akdeniz ve Balkanlar’da önemli ihracat potansiyeli var. Bu satın alma ile ihracat coğrafyamızı da büyüteceğiz.

Dardanel Greece ile ilgili şu veriyi paylaştı:

-          Dardanel Greece’in 20 milyon Euro sermayesi var.

Dardanel olarak 36 ülkeye ihracat yaptıklarını bildirdi:

-          Yıllık ihracatımız 60 milyon dolar dolayında seyrediyor.

Bu noktada Ezine Organize Sanayi Bölgesi’ndeki (OSB) yatırımlarına değindi:

-          Ezine OSB’de 75-100 milyon dolarlık yatırımla 3 fabrika birden devreye alacağız. NATO siparişlerini, kedi-köpek mamasını ve sushiyi oradaki fabrikalarda üreteceğiz.

Sushiye tüketici ilgisini merak ettim, anlattı:

-          Günde 30 bin paket sushi satıyoruz. Sushi işine girmiş olmaktan memnunuz.

Oğlu ve Dardanel’in Genel Müdürü Mehmet Önen’le Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Venezuela seyahatinde yaptığımız sohbeti anımsayıp takıldım:

-          Niyazi Önen Holding ve bağlı şirketlerinizde yönetim kurulu başkanlığını Mehmet Bey’e bırakmayı düşünüyor musunuz?

Şu yanıtı verdi:

-          5 yılda grup ciromuzu 1 milyar dolara çıkarıp emekli olmayı planlıyorum.

Mevcut cirolarını sordum, bu yılki beklentisini aktardı:

-          Grup ciromuzun bu yıl 300 milyon dolar olmasını bekliyoruz.

Niyazi Önen, Dardanel’i 40 yıl önce kurdu. Ton balığını tüketicinin sofrasına oturttu. Sürekli geliştirdikleri yeni ürünlerle grubu büyüttü.

Oğlu Mehmet Önen, kızı Ayşe Önen Özoğuz’la birlikte şirketin çıtasını son yıllarda önemli ölçüde yukarı taşıdı…

Sürekli çeşitlenen ürün yelpazesi, artan ihracatıyla grubun cirosuna 5 yılda 700 milyon dolar ekleyebilir mi?

120 bin lira maaşla kule vinç operatörü bulunamıyor

DARDANEL Yönetim Kurulu Başkanı Niyazi Önen, grup şirketlerinde 3 bin 500 kişiye istihdam sağladıklarını belirtti:

-          Çanakkale’de 300-400 kişiye daha ihtiyacımız var. Vasıfsız eleman dahi bulmakta güçlük çekiyoruz. Biz de bu durumda makineleşmeyi hızlandırdık. 9 ayda makineleşmeye 11 milyon dolar harcadık.

Bir yandan işsizlik varken diğer taraftan eleman bulamayan şirketler, sektörler konusuna inşaattan örnek verdim:

-          Geçenlerde küçük ölçekli bir inşaat şirketinin sahibiyle konuştum. Ayda 60 bin lira maaşla kule vinç operatörü bulamadıklarını söylediler.

Gülsan İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Gül araya girdi:

-          Kule vinç operatörü maaşı için 120 bin liralardan söz eden meslektaşlarımız var.

120 bin lira net maaşla eleman bulunamaması çok çarpıcı bir durum değil mi?

 Gelin Ar-Ge merkezlerinizi İTÜ’de kurun, üniversite ile sanayi kampüste buluşsun

İSTANBUL Teknik Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Şule Itır Satoğlu, üniversite senatosunun kararını okudu:

-          Türk sanayisinin yetkinliğini artırarak sürdürülebilir şekilde gelişmesine, yerli sanayi şirketlerinin yerel ve küresel boyutta rekabet gücü kazanmasına, Türkiye’nin küresel iş ortamında saygın konuma ulaşmasına katkıları dolayısıyla Erdal Bahçıvan’a fahri doktora diplomasını sunmaktan gurur duyuyoruz.

İTÜ Rektörü Prof. İsmail Koyuncu, İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan’a cüppesini giydirdikten sonra kürsüye çıktı:

-          İTÜ olarak, ülkemizde ve hatta bölgemizde, üniversite-sanayi işbirliğine en büyük önemi veren, buradan katma değeri yüksek en fazla çıktıyı elde eden, en fazla ortak proje gerçekleştiren eğitim kurumuyuz.

Prof. Koyuncu, İSO Başkanı Bahçıvan’ın fahri doktora törenine katılıp gururu paylaşan sanayicilere seslendi:

-          Gelin Ar-Ge merkezinizi, Ar-Ge altyapınızı üniversitemiz kampüsünde kurun. Burada Ar-Ge merkezinizde ihtiyaç duyacağınız öğretim üyesi, master, doktora öğrencisi var.

Ardından ekledi:

-          Sanayi ile olan işbirliği kadar, ulusal düzeyde kurumlarla ve sanayi odalarıyla yapılan işbirlikleri de çok önem arz ediyor.

Erdal Bahçıvan, fahri doktora törenindeki konuşmasında özetle şu mesajları verdi:

• Dünyada üretim hayatı köklü bir değişimden geçiyor. Cumhuriyet’in birinci yüzyılında yapılanlarla ikinci yüzyılda yolumuza devam edemeyeceğimiz, yarınlara güvenle bakamayacağımız çok aşikar.

• Özetle, mirasyedi aileler nasıl yoluna devam edemiyorsa, ülkeler de yoluna mirasyedi şeklinde devam edemez.

• 21. Yüzyılın üretim ve sanayi anlayışı eskisinden gerçekten çok farklı. Ucuz işgücü ve ucuz hammaddeye dayanan eski üretim tarzı, yerini artık temel unsuru bilim ve teknolojiye dayalı yüksek katma değer olan bir sanayiye bırakıyor.

• Yeşil ekonomiye dayalı bütünsel kalkınma, teknoloji odaklı yüksek katma değerli üretim, Ar-Ge, tasarım ve dijitalleşme, verimlilik ve ölçek ekonomisi, nitelikli eğitim ve nitelikli insan gücü Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında önceliklerimiz olmalıdır.

• Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında Türkiye’nin güçlü bir sanayi ülkesi olması hedeflenirken, üretim hayatımız için yeni bir başarı hikayesi planlanırken, sanayimizin geleceği tartışılırken, İSO önümüzdeki dönemde İTÜ ile daha fazla işbirliği içinde olacak. 

• Başarmak için arzu edilen heyecan, azim ve kararlılığın hepimizde olduğunu görmek en önemli motivasyon kaynağımız. Hep birlikte, elbirliği ile başardık, aynı şekilde başarmaya devam edeceğimize yürekten inanıyorum.