Küresel piyasalarda durgunluk fiyatlaması

Serhat GÜRLEYEN
Serhat GÜRLEYEN GENİŞ AÇI

Beklentilerden daha yüksek eylül ayı ABD enflasyonu Fed’in şahin politikasına devam edeceğine işaret ediyor ve ekonominin 2023 yılında durgunluğa girme riskini artırıyor. 

Geçmiş yüksek enflasyon dönemleri Fed faizleri enflasyon seviyesinin üzerine çıkarana kadar düşmemiş. Kira, sağlık, ulaştırma gibi hizmet kalemlerindeki inatçı enflasyon Fed’in faizleri yüzde 5’in üzerine çıkarmasına ve ekonominin durgunluğa girmesine yol açabilir.

Vadeli piyasalar Fed’in kasım aralık aylarında 2 x 75, şubatta 1 x 25 olmak üzere önümüzdeki üç toplantıda 175 baz puan artış yapmasını bekliyor.

Şubat ayında 475 - 500 baz puan aralığına çıkacak politika faizinin yılın son çeyreğine kadar bu bantta tutulması bekleniyor. Güçlü dolar ve yüksek faizler bu süreçte ABD ekonomisinin durgunluğa girme ihtimalini artırıyor.

Wall Street Journal tarafından yapılan ankete katılan iktisatçıların yüzde 60’ı Fed’in enflasyonu düşürmek için ekonomiyi durgunluğa sokacağına inanıyor. Ankete göre ekonominin önümüzdeki 12 ayda durgunluğa girme ihtimali temmuz ayındaki yüzde 49 seviyesinden yüzde 63’e yükseldi. Temmuz 2020’den beri ilk kez durgunluk ihtimalinin yüzde 50’nin üzerine çıktığını belirtelim.

Piyasa fiyatlamaları kısa süreli, sınırlı bir durgunluk ihtimalini büyük ölçüde fiyatlıyor. ABD ve Avro bölgesi borsaları sene başından beri yüzde 26 ve yüzde 22 kayıpla karların sınırlı durgunluk nedeniyle gerilemesine karşı yeterli koruma sağlıyor.

Hizmet enflasyonunun öngörülenden daha katı olduğu, enerji fiyatlarının jeopolitik riskler nedeniyle arttığı bir senaryoda Fed politika faizini yüzde 5’in üzerine çıkarabilir ve uzun süre yüksek tutabilir. Bu senaryoda dünya borsalarında ilave yüzde 10- yüzde 20 kayıp görülebilir.

Türkiye varlıklarının bu riskleri fiyatladığını söylemek zor. Türk lirası doların küresel olarak değer kazandığı son aylarda en az değer kaybeden para birimi olmayı sürdürüyor. Borsa İstanbul rahat bırakılırsa tarihi zirvesini test etmeye hazır gibi duruyor.

Ağzı yanan sıcak paranın ülkeden çıkmış olması ve finansal baskılamadan kaçan yerleşik yatırımcının reel varlık olarak gördüğü borsaya yönelmesi Türkiye varlıklarını destekliyor.

Bu olumlu havanın ne kadar süreceği küresel satışların ne kadar sertleşeceğine ve içerde kalan az sayıda yabancı yatırımcının ne hızla çıkacağına bağlı olarak belirlenecek.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar