Üçüncü nesil gençlere ve dijitalleşmeye odaklandı
Önümüzdeki yıl 80’inci yılını kutlamaya hazırlanan Sarar, üretiminin yüzde 60’ını ihraç ediyor. İhracatın yüzde 70’i Avrupa’ya yapılıyor. Grup olarak bu yıl sonundaki toplam ciro hedefi 4,5 milyar TL.
Sarar, Türkiye’nin en köklü markalarından biri… Abdurrahman Sarar’ın 1944 yılında Eskişehir’de 12 metrekarelik bir terzi dükkanında attığı Sarar, bugün hazır giyim ve eve tekstili dışında otomotiv, enerji ve gayrimenkul sektörlerinde faaliyet gösteren büyük bir gruba dönüştü. Yüzde 75 kadın istihdamı ile Avrupa’nın önde gelen üretici firmalarından biri olan ve toplam 4500 kişinin çalıştığı grubun bu yıl sonundaki ciro hedefi 4,5 milyar TL. Yönetim Kurulu Başkanı Cemalettin Sarar, Celalettin Sarar ve Sabahattin Sarar kardeşlerden oluşan ikinci nesil şirketi dev bir gruba dönüştürdü. Yönetimde artık üçüncü nesil de söz sahibi. Sarar Grup Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Sabahattin Sarar’ın kızları Ece Özalp ve Sara Sarar ve Celalettin Sarar’ın oğlu Ali Emre Sarar da üçüncü nesil temsilcisi olarak yönetim kurulunda görev yapıyor.
Ece Özalp, Koç Üniversitesi’nde İngilizce işletme okumuş, ardından Westminster Üniversitesi’nde master yapmış. Özalp, ile geçtiğimiz günlerde buluştuk. Grubu, hedefl erini ve yeni projelerini konuştuktan sonra birlikte 25 yıldır giyim sponsoru oldukları Anadolu Efes basketbol takımının Real Madrid ile karşılaştığı maçı izledik. Kız kardeşi ve kuzenleriyle üçüncü nesli temsilen yönetime katıldıklarını anlatan Ece Özalp, yeni neslin grupta özellikle dijitalleşme anlamında önemli adımlar attığını anlatıyor. Özalp, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Hacı dedemiz Abdurrahman Sarar’ın kurucusu olduğu, büyük emekler kurulan bir markamız var. Dedem şirketi ilk kurduğunda babaannem çalışanlar için evde yemek yaparmış. Sarar bugün Eskişehir’de iki büyük yerleşkede üretim yapıyor. Üretiminin yüzde 60’ını ihraç ediyor. İhracatın yüzde 70’i Avrupa’ya yapılıyor. İhracatta Amerika payını yüzde 35’lere yükseltmeyi hedefliyoruz. Cemalettin amcam hep üretimin içinde, her gün bantlara giriyor ama yavaş yavaş işleri bize devrediyor. Üçüncü nesil Sarar’ın dijitalleşmesi açısından büyük adımlar atıyor. Bütün verileri buluta taşıdık. Biz çok kaliteli takım elbisesi üretiyoruz. Bizim orta kalitede ürünümüz olamaz. Babam ve amcamların hayattaki kırmızı çizgisi budur. Kalitemizi bozmadan üretimi hızlandırma ve verimi artırma projesi başlattık. Makinaları yeniliyoruz. Yapay zekayla çalışan takip sistemleri takıyoruz. Sarar markasını gençleştirmek de önemli. Koleksiyonu çeşitlendirmek ve genişletmek için biz de artık fikrimizi söylüyoruz. Bundan sonra genç markamız Interview’i daha öne çıkaracağız” diye konuşuyor. Dijitalleşme demişken online satışları soruyorum Özalp’e… Şöyle yanıtlıyor: “Online satışın payı şu anda yüzde 15 civarında. Bu çok düşük bizim için ve yükseltmek istiyoruz. Genç koleksiyonunu daha çok online’dan müşterilerimize ulaştırmayı istiyoruz. Online’ın payını öncelikle yüzde 30’lara çekmemiz lazım.” Ece Özalp, kadın koleksiyonunun ise cirodaki payının yüzde 10 civarında olduğunu söylüyor ve “Orada daha gidecek çok yol var” diyor.
Sarev’in fabrikası kendi enerjisini üretecek
Ürünlerinin yurt içinde toplam 130, yurt dışında 45 mağazada müşterileriyle buluştuğunu belirten Ece Özalp, ev tekstil markaları Sarev’in hızlı büyüdüğünü anlatıyor ve ekliyor: “Sarev çok başarılı bir markamız… 10 tane kendi açtığımız mağaza var. Onun dışındaki operasyon bayiler üzerinden yürüyor. Zincir mağazalarda da satılıyor. Yurt dışına baktığımızda en iyi müşterimiz Rusya. İhracatın üçte ikisini oraya yapıyoruz. Kalanı da Avrupa’ya gidiyor. Dünyaca ünlü gruplara da üretim yapıyoruz. Sarev, yeni fabrikasıyla yine öncülük yapacak. Doğaya saygılı endüstri 4.0 ilkeleriyle çalışan en son teknolojiyle donatılan yeni fabrika için 300 milyon TL yatırım yapılacak. Fabrikayı 2024 yılı sonunda devreye almayı hedefl iyoruz. Yeşil mutabakat çerçevesinde üretim yapabilen bir fabrika ve güneş enerji santrali ile kendi enerjisini temin edecek. 31 bin metrekare kapalı alanda günlük 40 bin metre kumaş; nevresim, çarşaf ve yastık gibi günlük ev tekstilinde 10 bin parça üretim kapasitesine sahip. Üretimin yüzde 50’sini ihraç etme hedefi miz var.”
İstanbul’daki 260 odalı otel için 50 milyon dolar yatırım yapılacak
Ece Özalp, tekstil dışındaki yatırımları hakkında şu bilgileri veriyor: “Eskişehir’de bir otelimiz var Sümerbank yerleşkesi içinde. Orayı kendi müşterilerimiz için yeniledik ama çok beğenilince dışarıya da açtık. İstanbul’da Beylikdüzü’nde 250 odalı bir otel yapıyoruz. Pandemi döneminde durdurmuştuk. 260 odalı otel projesi toplamda 50 milyon dolarlık bir yatırım olacak. Eskişehir Eski Otogar Projesi var. Üst kısmı rezidans alt kısmı AVM olacak. Projenin 2025 yılında tamamlanması hedefleniyor.”